28 Ekim 2012 Pazar

Literatüre Sevgilerimle


    Durup dururken kafama takılıvermişti işte kara günnük; gerçekten de birlikten kuvvet doğar mı, hıı? Hiçbir fikrin yok diğ mi? Anten. Paşa gönlüm bu konuyla ilgilenmek istemiyordu çünkü çok açtım. Dünyanın en mükemmel icadı olan salata kurutucusunu yıkarken bir taraftan da  meseleyi bir an önce açıklığa kavuşturmak istiyordum. Aldığım koca bir demet yeşil soğan gözüme ilişiverince bu konuyu şipşak bir deneyle çözmeye karar verdim. Elimde iki adet yeşil soğan manyağı kedi vardı. Ne zaman salata yapmaya girişsem bir parça yeşil soğan çalıp onunla saatlerce avcılık oynamak için ölüp bitiyorlardı. Marulları hunharca doğrarken deneyime giriştim. Yeşil soğan kokusunu zaten almış olan denek kediler masadan bana bakıyor ve bir parçacık soğan çalmak için sırayla sorti atıyorlardı. Masanın üzerine bu deneklerin önüne bıraktım bi koca demet soğanı. Bu hareketim karşısında denek kediler duraksadılar. İşte kaybedecek cücüklerinden başka hiçbir şeyleri olmayan soğanları ilk defa böyle bir arada görüyorlardı. Arada demetin merkezinden uzaklaşmış soğan kuyruklarına doğru bir iki pati darbesi atsalar da genel olarak güvenli bir mesafeden demeti izlemeyi tercih ettiler. İnceledikçe soğan parçalamak için eski isteklerini yitirdiler. Öyle bakakaldılar. Yeterli süre beklediğimi düşünüp salatayı da tamamlamak üzere deneyi sonlandırdım. Soğanları doğrarken düşündüm ki oturduğun yerden zahmetsizce bilim yapmanın keyfi hakkaten hiçbir şeyde yok günnük. Milyar tane paremetreyi dikkate almadığım, bir o kadarını da sabit kabul ettiğim bu deneyle gösterdiğim gibi; meseleyi halletmese bile, olduğu kadar da olsa, birlikten bir kuvvet doğuyor. Hadi şimdi yaylan.